Yeni Ekonomi Programının Özü: İhracat
Ticaretimiz ve ekonomimiz açısından tehdit oluşturan, Türk Lirası üzerindeki baskının ve ticaret savaşlarının artarak devam ettiği günlere şahit olduk. İçinden geçtiğimiz bu sıkıntılı günlerde, 2019 - 2021 yılları arasında ekonomimizin yol haritasını oluşturacak olan Yeni Ekonomi Programını (YEP) dört gözle bekliyorduk.
Dünya ve Türkiye ekonomisinin gidişatı göz önünde bulundurulduğunda, dengelenme, disiplin ve değişim olmak üzere 3 temel esasa dayandırılan programın, temel makro hedefler bakımından son derece tutarlı olduğunu düşünüyorum. Türkiye'nin gerçekleriyle örtüşüyor.
Programda ekonomimizin krizlere karşı dayanıklı bir hale getirilmesi, yabancı tasarruflara bağımlılığının kalıcı olarak azaltılması, merkezi yönetim bütçe açığının düşük seviyelerde tutulması ve ihracatçı yapımızın derinleştirilmesinin önem kazandığını görüyoruz.
YEP ile kısa vadede fiyat istikrarının yeniden tesis edilmesi, ekonomide dengelenmenin ve bütçe disiplininin sağlanması amaçlanıyor. Orta vadede ise sürdürülebilir büyümeyi etkin kılmak en önemli hedef.
Bu noktada, sürdürülebilir büyümenin ve cari açığı azaltmanın en sağlıklı yolunun katma değerli ihracat olduğunu her fırsatta dile getiriyoruz. Özellikle pazar ve mal çeşitlendirilmesine, mevcut pazarın derinleştirilmesine, firmalarımızın küresel değer zincirleri ile bütünleştirilmesine ve ihracatımız içindeki yüksek teknolojili ürünlerin payının arttırılmasına yönelik çalışmalara ağırlık veriyoruz.
TİM olarak teknik çalışmalarına dâhil olduğumuz YEP metninde sıklıkla ihracata vurgu yapılması bizleri oldukça mutlu etti. Sayın Bakanımızın açıkladığı gibi büyüme, cari açığın azaltılması, işsizliğin düşürülmesi gibi makroekonomik koşullarımızı iyileştirecek her adım ihracat üzerine kurulacak. Yapılacak her politika değişiminde, ihracatın artmasını sağlayacak katma değerli alanlara yoğunlaşılacak. Bu dönemin zorluklarını hep birlikte daha çok çalışarak ve daha çok ihracat yaparak aşacağız.
Cari açığa karşı yeni pazar, yeni ürün, yeni ihracatçı hedefi ve küresel değer zinciri bakış açısıyla oluşturulacak olan İhracat Ana Planı ve İhracatçıların küresel ticari verileri yakından takip edebilmesini sağlamaya yönelik kurulacak olan Elektronik İhracat Platformu bizleri yakından ilgilendiriyor. Ayrıca ihracat teşvik sisteminin daha verimli ve etkin olarak yeniden yapılandırılmasını oldukça önemli görüyorum.
Türkiye'de ihracatçı sayımız da, ihracatımızın niteliği de artmaya devam edecek. Öngörülerimiz, rekorlar yılı ilan ettiğimiz 2018 yılında 170 milyar dolar üzerinde bir ihracat rakamı yakalayacağımız yönünde. Bu sayede, yılsonunda net ihracat büyümeye ciddi bir katkı sağlayacak. Gelecek yıl da bu devam edecek. YEP kapsamında yapılacak düzenlemelerin, ihracat artışımızı devam ettirme konusunda yeni imkânlar sunacağına inanıyorum. 2019 yılında ekonomik büyüme beklentisinin %2,3'e gerilemesi alıştığımız bir durum olmasa da; 182 milyar dolarlık ihracat beklentisi yıllık %7,1 ihracat artışını işaret ediyor. Ekonomimiz adına en çok mutluluk duyduğumuz konulardan biri ise net İhracatın büyümeye katkısının hem 2018 yılında hem 2019 yılında pozitif olması.
Ekonomimizin güçlü ve zayıf yanlarını gayet iyi biliyoruz. İhracatçılarımızın sorunlarıyla yakından ilgileniyor, çözüm yolları arıyoruz. Hayata geçirilecek politikalarla, büyüme sürdürülebilir ve sağlıklı bir çizgiye oturtulduğu sürece ekonomimizi güçlü kılacağız. Böylece, küresel ekonomik ve siyasal gelişmelere karşı direncimiz en üst düzeyde olacak. Bizler, ihracatçılar olarak, Yeni Ekonomik Programın başarısı ve amaçlanan hedeflere ulaşılması doğrultusunda seferber olmaya devam edeceğiz.