Cumhurbaşkanı: İhraç, ihraç, ihraç...
Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan, ihracatçılara seslenirken demişti ki:
“Ekonomik tetikçilere vereceğimiz en güzel cevap, işimize dört elle sarılmak olacaktır. Daha çok üreteceğiz, daha çok ihraç edeceğiz. Depoları kilitlemenin anlamı yok. İhraç, ihraç, ihraç… Üretim, üretim, üretim; yola devam. Daha çok istihdam oluşturacağız, daha çok ter dökeceğiz. Dışarıdan dövizle aldığımız ürünün daha iyisini, daha kalitelisini üretip biz dışarıya satacağız.”
İhracatçıdan beklenti büyük…
Bir de Sabah Gazetesi'nin 13 Ağustos tarihli haberini hatırlayalım:
Trump'ın başlattığı ticaret savaşına karşı 'çelik' gibi duruş ortaya koyan Türkiye, 6 önemli adım atacak.
1. Dolarsız ticaret hamlesi başlıyor.
2. Ticaret Bakanlığı, Dünya Ticaret Örgütü'ne başvuracak.
3. İhracatçılar, Uluslararası Ticaret Mahkemesi'ne gidecek.
4. Haksız önlemlere karşı mütekabiliyet uygulanacak.
5. İş dünyası, yaptırımları uluslararası platformlara taşıyacak.
6. Üreticiler yeni pazarlara yönelecek, şirketler dava açacak.
Buna bir de Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın, 10 Ağustos tarihinde Dolmabahçe Toplantısı'nda açıkladığı yatırım planlama ilklerini ekleyin. Bakan, Yeni Ekonomi Modeli'nin bir parçası olarak, Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın bütçe disiplini içinde harcama yaparken, tüm diğer bakanlıklar için de geçerli olacak şekilde, önlerine gelen yatırım ve/veya teşvik projesinin ancak şu üç soruya 'Evet!' cevabı veriyorsa, onay vereceklerini dile getirdi:
1. Teknolojik ve üretimini önceliyor mu?
2. İhracatı artırıyor mu?
3. Cari açığın düşmesine katkısı var mı?
TİM Başkanı İsmail Gülle de gerekli desteği vermede hiç gecikmedi:
“Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın önderliğinde biz de bu spekülatif harekete karşı elimizi taşın altına koyuyoruz. Bu kapsamda, döviz kurlarının yükseldiği bu dönemde ihracatçımızın yanında olmak adına TİM ve birliklerimizin elindeki tüm fonları Eximbank'a kullandırmaya hazırız” …
Başkan'ın ilk 100 gün programına ilişkine görüşlerine internetten ulaşmak mümkün…
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank'ın da ihracatta bir rekor daha kırılmış olan Temmuz ayı sonrasında yaptığı ihracat odaklı açıklamaları da hayli önemliydi:
“Haziran ayı sanayi üretiminde yüksek teknolojili ürünlerin üretimindeki yüzde 17,9'luk artışın Türkiye'nin yakalamak istediği trendin bir göstergesidir. Bu yükselişi sürdürülebilir hale getirmek istiyoruz. Mayıs ayı rakamlarına göre bir yıl içinde 650 bin kişiye yeni istihdam imkânı sağlandı. Bunun 283 bini sanayi sektörü kaynaklı. Türkiye, tüm dünyada etkisi hissedilmeye başlayan ticaret savaşlarına rağmen temmuzda ihracatını yüzde 11,8 artırdı. Böylece tarihimizin en yüksek temmuz ayı rakamına ulaştık. İhracatımızda sanayi ürünlerinin yüzde 95'e varan oranı, sanayicilerimizin gücünü bir kez daha ortaya koydu.”
Bir kez daha altını çizelim: İhracatçıdan beklenti büyük… Bir kez daha ülkenin çıkışının lokomotifi, ülkenin ihracatçıları olacak. Ancak şu da bir gerçek ki devlet ve hükümet bütün olanakları ihracatçılar için seferber etmiş durumda.