Değişimi Yönetebilenler Varlığını Sürdürebiliyor
Aylık ihracatta rekor serimiz yılın ikinci ayında da devam etti. 21,1 milyar dolarla en yüksek şubat ayı ihracatına imza attık. Geçen ay ihracatını artıran sektör sayımız da 20'ye ulaştı. Tüm çabamız, yılın tamamında 27 sektörün de ihracatını artırdığı bir tabloya ulaşmak yönünde. Çünkü belirlediğimiz hedeflere ancak ve ancak tüm sektörlerimizle ulaşabiliriz.
Bu çerçevede sektörlerimizle istişare toplantılarına başladık ve geçen ay 21 sektörümüzle toplantı yaptık, diğer sektörlerimizle de bu ay bir araya gelerek istişare turumuzu tamamlayacağız. Bu toplantılarda 2028 hedeflerimizi, proje ve projeksiyonlarımızı her yönüyle ele alıyoruz. Artık eski köye yeni adet getirmekle fark yaratılmıyor, köyün de yenilenmesi gerekiyor. Dünyada takip etmekte zorlandığımız bir değişim var. Bir süredir küresel piyasalar, “muhteşem yedili” olarak adlandırılan yedi teknoloji şirketinin yükselen piyasa değerini konuşuyor. Çünkü bu şirketlerin gelirleri, dünyada neredeyse bütün ülkelerin GSYİH'sini geçmiş durumda. Bir zamanlar dünyanın en değerli şirketleri petrol üreticileri ve küresel gıda markalarından oluşuyordu. Bugün ilk 10 listesinde bir tek petrol üreticisi kalmadı. Listenin büyük çoğunluğunda teknoloji şirketleri var. İki otomotiv firmasının listede olmasını sağlayan faktör ise teknolojik dönüşümleri ve marka değerleri.
Dünyanın en zengin insanı unvanının da hâlâ lüks tüketim markalarının sahibine ait olması, markalaşmanın önemini daha net gösteriyor. Bu verileri şöyle yorumluyorum: Değişen dünyada varlığımızı sürdürebilmemiz için teknolojik dönüşüme ayak uydurmak ya da “doğru üründe” markalaşmak dışında başka bir seçeneğimiz yok.
İhracatçılar olarak pazarlardaki talep hareketlerini ve riskleri hesaba katmak durumundayız. Bu çerçevede küresel ticareti ve talepteki değişimi daha yakından takip edebilmek için TİM-İhracat Pazar Monitörü projemizi başlattık ve ilk çalışma mart başında yayımlandı. Türkiye'de de bir ilk olan İhracat Pazar Monitörü sayesinde firmalarımız, pazarlardaki tüm gelişmeleri en hızlı ve en gerçekçi veriler üzerinden takip edebilecekler.
Bugün Türk ihracatçısı olarak rekabet sınavı verdiğimiz bir dönemden geçiyoruz. Rekabetçiliğimizi artırmak için Sayın Cumhurbaşkanımıza kadar taleplerimizi iletmiş olsak da üreticiler olarak yeni rekabet sahaları oluşturacak arayışlara girme vaktimiz geldi.
TOGG'un bu anlamda iyi bir örnek olduğunu düşünüyorum. Hızla büyüyen küresel elektrikli otomotiv pazarına Türkiye'nin yeni bir markası olarak sunuldu. Savunma ve havacılık sanayi ihracatındaki artışı, örnek gösterebileceğimiz diğer bir alan. Bu örnekleri çoğaltmamız gerekiyor.
İhracat hedeflerimize ulaşabilmenin yolu, bu yeni yollardan geçiyor ve bu yolda hep birlikte yürümemiz gerekiyor.