Şimdi Reformların Tam Vaktidir
Küresel ticarette zor bir dönemden geçiyor. ABD'nin Çin ile ekonomik, Rusya ile diplomatik mücadelesi, Brexit, AB ülkelerinin içinde bulunduğu tartışmalar dünya ticaretinde çeşitli riskler doğuruyor. Fakat tüm zorluklara rağmen, ihracatımız yüzümüzü güldürmeye ve ekonomimizi sırtlamaya devam ediyor. Yılın ilk çeyreğinde yeni bir rekor kıran ihracatımızın, yıl sonunda 200 milyar dolara ulaşması için, sayısı 80 bini aşan firmamız var gücüyle çalışırken, biz de TİM ve ihracatçı birlikleri olarak önlerini açmaya gayret ediyoruz.
Geçtiğimiz ay yerel seçimlerin de tamamlanmasıyla yeni bir döneme girdik. Halkımız demokrasimize sahip çıkarak, milli iradesini güçlü bir şekilde yansıttı. Öncelikle sonuçların ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını diliyoruz. Artık önümüzde 4,5 yıllık seçimsiz bir dönem var. Bu süreci hızlı bir ekonomik reform dönemi olarak okuyoruz. TİM olarak ilan ettiğimiz “Sürdürülebilirlik ve Yenilik Yılı” kapsamında bu reform sürecinde ülkemizin refahı, büyümesi ve istihdamı adına rekorlarımızı aynı azimle devam ettireceğiz.
Vergilendirmede, finansal yapıda ve tedarik zinciri mimarisinde yeni adımlar devrede olacak. Bu dönemde ekonomi yönetimimiz küresel rekabetteki iddiamızı ve kabiliyetimizi perçinleyecek olan, vergi, finans, üretim, istihdam ve büyümede yeni model ve politikalara imkân sağlayacak reformları hayata geçirecek. Kamu yönetimi maliyetleri yönetmek açısından ihracatçılarımıza daha fazla odaklanacak.
Diğer yandan Hazine ve Maliye Bakanı Sayın Berat Albayrak'ın Yeni Ekonomi Programı (YEP) kapsamında ortaya koyduğu hedefleri, ekonomimizi 360 derece kapsayacak yepyeni bir mimari içeren, bir yol haritası olarak değerlendiriyoruz. İhracata ve istihdama desteğin artarak sürecek olmasını ihracatçılar açısından müjde olarak kabul ediyoruz.
Kamu bankalarının sermayelerinin güçlendirilmesi, vergi alanında mükellefi önceleyen bir anlayışa geçilmesi ve ticaretin hukuki boyutlarına yönelik değişikliklerin de reformlar arasında yer alması çok önemli başlıklar... Reformlar hayata geçirildikçe Türkiye ekonomisi gücüne güç katacaktır. Sayın Bakanımızın ifade ettiği; katma değerli ürün ihracatı ve yerlileşmeye daha fazla teşvik sağlanması yoluyla ihracatımız yepyeni bir safhaya geçecektir. İhracat ailesi yeni yol haritasını heyecan ve şevkle karşılamıştır.
TİM olarak en önem verdiğimiz noktalardan biri, Türkiye Ticaret Merkezleri (TTM) çalışmasıdır. Küresel ekonominin kritik kentlerinde faaliyet gösteren TTM'ler sayesinde çok farklı sektörlerimiz, odaklandıkları pazarda rekabette bir adım öne geçiyorlar. Ticaret Bakanlığımızın desteği ve TİM'in öncülüğünde yürütülen TTM'ler seramikten hazır giyime birçok sektörde firmalarımızın temsil edilebilmesini sağlıyor. Ülkemizin önüne koyduğu katma değeri yüksek ürün ihracatını artırma hedefinde, bilişim sektörü ayrı bir önem taşıyor. Londra ve Dubai'de bilişim firmalarımızı pazara açılma konusunda destekleyen TTM'ler bu anlamda ihracatta fark yaratmamızı sağlayacaktır.
İhracatçı birliklerimiz de yine katma değeri artırma arayışıyla tasarıma yatırım yapmaya devam ediyor. Otomotivden tekstile, hazır giyimden doğal taşa, plastikten mobilyaya kadar tasarım yarışmaları düzenleyen birliklerimiz, sektörlerimizin geleceğine dönük hem büyük bir farkındalık yaratmakta, hem de endüstrimizin genç yetenekleri keşfetmesini sağlamaktadır.
Geleceğimizin parlak olduğuna her daim inanıyoruz. Zaman zaman sıkıntılı dönemler yaşansa bile, ülkemiz güçlüdür ve genç nüfusumuz büyük bir potansiyel barındırmaktadır. Önümüzdeki dönemde siyasi tartışmaları bir kenara bırakıp, ekonomiye ve ihracata odaklanmalıyız. Devletimiz yapısal reformlarla ihracatçının önünü açarken; biz ihracatçı ve sanayiciler de inovasyon, tasarım ve Ar-Ge'ye daha fazla yatırım yaparak büyük hedeflere doğru yürümeye devam etmeliyiz.