“Faiz İnmese Daha İyi Değil Mi?” Diyenlere...
Yılbaşından beri sosyal medya ve televizyondan yaptığım yorumlarda, “en fazla 100 puan lütfen” dedim sürekli. Ancak faiz indirimi yapılmasının daha doğru bir davranış olacağını iddia edenler de vardı. Kâğıt üzerinde güzel gözüken ama pratikte faydası olmayan öneriler her zaman tebessüm ettirir beni. Yine de anlatmaya çalışacağım:
- Merkez Bankaları günümüzde, sadece para politikasını değil, aynı zamanda siyasetten gelen istekleri de idare etmek zorunda. Her tarafı memnun etmek imkânsız. Ancak, her tarafı mutsuz etmek oldukça kolay. Bunu yapmak yerine eldeki şartlarla tatminkâr bir faiz indirimi yaparak, hem gerilimi azalttı hem de faiz kararından saatler önce “faiz inecek” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı zor durumda bırakmadı.
- Merkez Bankası hiç faiz indirmeseydi, fonlama maliyetinde bir düşüş sağlanamayacaktı. Dolayısıyla piyasa faizleri bu seviyede kalacak ve büyümeye daha fazla destek vermesi mümkün olmayacaktı. Hem bankalar hem de banka harici finans kurumlarının fonlama maliyetlerinin düşmesi, kredi hacminin artmasını, harcama ve yatırımların hareketlenmesini sağlar. Dolayısıyla Merkez Bankası'nın bu ay pas geçmemesi doğru bir karar oldu.
- Faizleri indirmesi enflasyon beklentilerinin bozulmamasına da yol açtı diyebilirim. Geçen yıl Merkez Bankası enflasyonun düşeceğini öngörerek faizleri sert şekilde düşürdü. Ocak toplantısında da faizleri düşürmesi “ben enflasyonun yıl sonunda tek haneye düşeceğine inanıyorum” mesajı verdi. Şu anki politika faizleri yüzde 11.25, yıl sonu enflasyon beklentisi ise yüzde 8,6 seviyesinde. Dolayısıyla Merkez Bankası hedefler doğrultusunda hala 2,65 puan reel faiz marjı bıraktı diyebiliriz. Ancak bundan sonra ay ve ay enflasyonu takip etmemiz gerekiyor. Çünkü tek hane beklentisi henüz oluşmadan Merkez Bankası'nın faizleri tek haneye indirmesi algıyı bozabilir.
- Sürekli bahsettiğim gibi Maliye Politikası şu an için köşeye sıkışmış durumda. Dolayısıyla Merkez Bankası ve kamu bankalarından başka büyümeye destek verecek kurum yok. Özel bankalar ve banka harici finans kurumları fonlanma kompozisyonuna ve maliyetine göre karar verecekler. Bu sebeple 2020 yılının büyümesi için beklentimiz en az yüzde 4 ise daha şimdiden Merkez Bankası'nın destek vermesi gerekiyordu. Beklenti anketlerinde özellikle tüketici tarafında bazı kırılganlıklar başladı. Bunun devam etmemesi için acil bir müdahale yapılması gerekiyordu.
Özetle, “hiç faiz inmese daha iyi olurdu” diyenlere yukarıdaki sebeplerden dolayı pek katılmadığımı ifade etmek istiyorum. Ancak daha önümüzde 11 tane toplantı var ve bunun öncesinde 11 enflasyon açıklaması ile bu ayı da sayarsak, sekiz Fed kararı bulunuyor. Buna bakarak bazı aylar faizlerin sabit tutulacağını tahmin ediyorum. Temkinli davranmakta fayda var.