Döviz Kurlarını Öngörebilmek...
Gelecek yıl döviz kurlarının ne olacağını tahmin etmek kolay değil ancak herkes bize bu soruyu soruyor. Kur tahmininin bir metodu var elbette:
Mesela 2024 yıl sonu kurunu tahmin etmek adına, zamanındaki kurun aynı yıl için ABD ve Türkiye'deki para arzı, cari denge, enflasyon vs gibi parametrelerin dâhil edildiği bir formülle yazılması lazım. Yani iki ülkenin söz konusu makro ekonomik rakamlarındaki gelişmeyi izleyerek bir formül yazılabilir demek istiyorum. Oldukça işlevsel olan bu formülle, eğer serbest piyasa şartları hâkimse, kurun ne olacağını değil ne olması gerektiği bulunur. Önünde sonunda bu seviyeye de gelir.
İş insanları daha basit bir, formül kullanıp enflasyon nispetinde yükseleceğini, bazılar asgari ücretteki artışa göre seyredeceğini de iddia ederler. Açıkçası paritenin bir formülü yoktur. Beklenmedik gelişmelere de gebedir. Yine de mesnetsiz bir şekilde para arzını büyütüp enflasyonu yükseltince, bizim gibi ülkelerde ulusal paranın hızla değer kaybetmesi kaçınılmaz hâle geliyor. Bunu biliyoruz. Mesela bizde kura sürekli bir müdahale söz konusu, bir de seçimlerden sonra yüzde 35-40 arası sıçrayan kur gerçeği var.
Bir noktanın da altını çizmeliyim: 2024 sonunda ne olur bilemem, ancak 2024 içinde şu anki seviyenin yüzde 40'ına kadar yükselebileceği söylenebilir, hatta daha yukarı da çıkabilir. Sert yükselişlerin sonu hep geri gelişler oluyor ancak bu yükselişleri engellemek adına sarf edilen çaba, döviz kurlarında sürekli bir ralli yaşanmasına sebep oluyor. Döviz bir süre dinleniyor, sonra tekrar yükselişe devam ediyor.
2024'te enflasyon en az yüzde 45-50 seviyesinde tamamlanacak gibi gözüküyor. Ancak Ekonomi Yönetimi'nin OVP'de belirtilen yüzde 33 TÜFE hedefi sebebiyle politika faizlerini seçimlerden önce yüzde 50 seviyesine çıkaramayacağını düşünüyorum. O zaman yenilgi peşin olarak kabul edilmiş olur. Elbette bu inat, rezervlerin zayıf durumuyla pekiştiğinde döviz kurlarının ateşini hep tazeleyecek.
Özetle; 2024 yılı, şu ana kadar yaşadığımız belirsizliklerin üzerinde bir seviyeyle bizi karşılayacak gibi gözüküyor. Ancak olumlu bir gelişme için de büyük bir beklenti yok. Belirsizliklerin büyük kısmı, olumsuzlukların hangi seviyede yaşanacağı üzerine tarifleniyor.
Geriye dönüp baktığımızda adeta iki ayrı 10 yıl yaşadığımızı anlıyoruz. Tüm ekonomik parametrelerin gayet güzel ve sakin seyrettiği 2003-2013 ve bozulmanın başladığı sonra zirve yaptığı 2013-2023. Neyi yanlış yaptığımızı bulmaya çalışmak beyhude. Oldukça fazla sayıda olduğu için, o zamanlar neyi doğru yaptığımızı hatırlayıp esasa geri dönmeliyiz.