TİM Tarım Kurulu Toplantısı'nda Sektörün Geleceği Değerlendirildi
TİM İstanbul Dış Ticaret Kompleksi Salonu'nda düzenlenen toplantıda tarım sektörünün geleceğine yönelik stratejiler masaya yatırıldı.
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) tarafından düzenlenen TİM Tarım Kurulu Toplantısı, İstanbul Dış Ticaret Kompleksi Salonu'nda gerçekleştirildi. Toplantıya, TİM Başkanı Mustafa Gültepe, Ticaret Bakan Yardımcısı Özgür Volkan Ağar, Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Dr. Ahmet Bağcı ve TİM Tarım Kurulu Başkanı Melisa Tokgöz Mutlu ile İhracatçı Birlik Başkanları katıldı.
Toplantıda, tarımsal üretim ve ihracat alanındaki mevcut sorunlar detaylı bir şekilde ele alınarak, sektörün geleceğine yönelik stratejiler masaya yatırıldı. Katılımcılar, tarım ürünlerinin uluslararası pazarlardaki rekabet gücünü artırmak, ihracatçıların önündeki engelleri kaldırmak ve sektörde sürdürülebilir bir büyümeyi sağlamak amacıyla görüş alışverişinde bulundu.
“Mevcut tarım alanlarımızda verimliliği artırmak durumundayız”
TİM Başkanı Mustafa Gültepe, toplantıda yaptığı konuşmada, tarımsal üretim ve güvenli gıdaya erişimin stratejik bir konu olduğuna dikkat çekerek, Türkiye'nin bu alanda uzun yıllara dayanan birikime, zengin bir ürün çeşitliliğine ve ileri teknolojili sanayi altyapısına sahip olduğunu belirtti. Gültepe, "Bu avantajlarımızı ülkemiz için fırsata dönüştürebiliriz. Ancak mevcut tarım alanlarımızda verimliliği artırmak durumundayız. Bunun yanı sıra sürdürülebilir üretime odaklanmalı, dijital kapasitemizi artırmalı ve işlenmiş ürünlerle katma değeri yüksek ihracata yönelmeliyiz. Ayrıca, tarımsal ürünlerde marka oluşturmamız önem arz ediyor." dedi.
TİM olarak 2024'te gerçekleştirilen Genişletilmiş Başkanlar Kurulu Toplantısı'nda Tarım ve Orman Bakanı'nın da katılımıyla önemli konuları ele aldıklarını belirten Gültepe, "Tarımsal ve hayvansal üretimde sürdürülebilirlik, AB'ye yönelik ihracatta uygulanan kontenjanlar, tarım ürünleri maliyetlerinin rekabetçiliği ve ürün güvenliğinin geliştirilmesi gibi konular gündeme geldi. Bugün de Bakan Yardımcılarımızla bu başlıkları daha da derinleştirme arzusundayız. 2028'de 50 milyar dolarlık tarım ürünleri ihracatı hedefimizi yakalayabilmemiz için tarımsal desteklerin artırılması ve çeşitlendirilmesi büyük önem taşıyor." diye konuştu.
“Tarımın ihracat kapasitesini artırmaya yönelik adımlar atıyoruz"
Ticaret Bakan Yardımcısı Özgür Volkan Ağar, tarım sektörünün Türkiye ekonomisindeki önemine vurgu yaparak, üreticilerin ve ihracatçıların küresel rekabet gücünü artırmak için yoğun bir çaba sarf ettiklerini belirtti. Ağar, "Tarım sektörü ülkemizin temel taşlarından biri. Üreticilerimiz ve ihracatçılarımız, Türk tarımını daha güçlü bir konuma taşımak için büyük bir özveriyle çalışıyor. Bakanlık olarak, Tarım ve Orman Bakanlığımız başta olmak üzere ilgili tüm kurumlarla iş birliği içinde, ihracat kapasitesini artırmaya yönelik adımlar atıyoruz." dedi.
Türkiye'nin genel ihracat rakamlarına değinen Ağar, 2024 yılında toplam ihracatın 261,8 milyar dolar olarak gerçekleştiğini, tarım ürünleri ihracatının ise bir önceki yıla göre %5,42 artış göstererek 32,5 milyar dolara ulaştığını açıkladı. Sektörel bazda da dikkat çeken rakamlar elde edildiğini belirten Ağar, "Meyve ve sebze mamulleri ihracatımız 4,1 milyar dolar, sebze ihracatımız 3,5 milyar dolar, fındık ve fındık mamulleri ihracatımız 2,6 milyar dolar, su ürünleri ihracatımız ise yaklaşık 2 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. Bu başarının arkasındaki tüm ihracatçılarımıza gönülden teşekkür ediyorum." ifadelerini kullandı.
“GATE projesini, dünya tarım ticaretine açılan stratejik bir kapı olarak görüyoruz”
Ticaret Bakan Yardımcısı Ağar, küresel ticarette değişen dinamiklerin Türk tarım ürünleri ihracatına etkilerine de dikkat çekerek, "Son yıllarda hızla değişen korumacı politikalar ve küresel belirsizlikler, ihracatçılarımız açısından zorluklar yaratıyor. ABD'nin uyguladığı ve gelecekte uygulayabileceği politikalar dünya ticaretinde belirsizlikler oluşturuyor. Bakanlık olarak, bu süreçleri yakından takip ediyor ve ihracatçılarımızın karşılaşabileceği zorlukları fırsata çevirmek için çalışıyoruz." dedi.
Tarım ve gıda sektöründe ihracatı artırmak için geliştirilen stratejik projelere değinen Ağar, 15 Ocak 2025'te açıklanan "İhracatta 2025 Yılı Eylem Planı" kapsamında yer alan ve teknik engelleri aşmayı hedefleyen Gıda ve Tarım İhracatındaki Teknik Engellerin Aşılması (GATE) Projesi'nin büyük önem taşıdığını belirtti.
Ağar, "GATE projesini, dünya tarım ticaretine açılan stratejik bir kapı olarak görüyoruz. 2025 yılı içerisinde öncelikli olarak belirlediğimiz beş ürün için hedef pazar ülkelerle ihracat süreçlerini kolaylaştıracağız. Tarım ve Orman Bakanlığımız ile iş birliği içinde, tarım ürünlerimizin ihracat önündeki en büyük engellerden biri olan SPS (Sağlık ve Bitki Sağlığı Önlemleri) ve teknik engelleri aşarak, dış pazarlarda daha güçlü bir yer edinmesini sağlayacağız." dedi.
Ticaret Bakan Yardımcısı Ağar, Türkiye'nin tarım ihracatında sürdürülebilir büyümeyi sağlamak için çalışmaların hız kesmeden devam edeceğini belirterek, tüm paydaşlarla birlikte sektörün rekabet gücünü artırmaya yönelik adımlar atmaya devam edeceklerini vurguladı.
“Tarımda sürdürülebilirliği sağlanmak için teknolojiyi etkin kullanacağız”
Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Dr. Ahmet Bağcı, tarım sektörünün 2024 yılındaki performansına dair değerlendirmelerde bulunarak, 2025 yılı için önemli hedefler belirlediklerini açıkladı. Bağcı, üreticilerin haklarını korumak adına yoğun çaba gösterdiklerini vurgulayarak, "2024 yılı bizim ve üreticiler için zor geçti. Ancak tarımsal gayri safi yurt dışı hasıla, ülke gayri safi yurt dışı hasıladan daha yüksek bir artış gösterdi. Tarımsal ihracatımız ise %5'e yakın bir artış gösterdi." dedi.
Bakanlığın iki ana hedefinin gıda arz güvenliği ve gıda güvenilirliği olduğunu belirten Bağcı, zaman zaman bu konuların ihracat ve dış ticaret rejimi açısından zorluklar yarattığını ifade etti. Özellikle gıda arz güvenliği kapsamında iç piyasanın yeterliliğini sağlamanın öncelikleri olduğunu dile getiren Bağcı, "Bu yıl bazı ürünlerde ciddi sıkışıklık yaşadık ve buna yönelik gerekli tedbirleri aldık." şeklinde konuştu.
Bağcı, 2025 yılı içinde tarım diplomasisinin önemine vurgu yaparak, tarımın ekonomik etkilerini daha fazla ön plana çıkarmak istediklerini söyledi. Bağcı, "Gıda ihracatı bir ülkeye giriş kapısıdır. Tarımın ardından diğer sektörlerin de ihracat potansiyeli artar. Bu farkındalığı güçlendirmek için çeşitli programlar düzenleyeceğiz." ifadelerini kullandı.
Bağcı, tarımda sürdürülebilirliğin sağlanması için en önemli çözüm yolunun teknolojiyi etkin kullanmak olduğunun altını çizerek, "Dünya literatürüne baktığımızda tek çözümün teknoloji olduğu görülüyor. Hem verimliliği artırmak hem de girdilerin doğru kullanımını sağlamak için bu alana odaklanacağız." şeklinde konuştu.
“Proaktif önlemler alarak gelişmelere hızlı adapte olmalıyız”
TİM Tarım Kurulu Başkanı Melisa Tokgöz Mutlu ise sektörün ihracattan üretime, regülasyonlardan teşvik mekanizmalarına kadar daha güçlü hale gelmesi için yürütülen çalışmaların çok değerli olduğuna vurgu yaparak, "Bizler sadece ihracat yapmıyor, aynı zamanda halkımız için üretiyoruz. Amacımız en iyi kaliteyi en iyi fiyatla sofralarımıza getirmek ve fazlasıyla da katma değeri yüksek ürünler üretip ihraç ederek ülkemize net döviz girdisi sağlamaktır." şeklinde konuştu.
Mutlu, Tarım ve Orman Bakanlığının üreticilerin desteklenmesi, tarım politikalarının sürdürülebilirliği ve sektörün gelişimi adına yürüttüğü çalışmaların önemine dikkat çekerek, "Bu kapsamda, bu yıl düzenlenen 4. Tarım Şurası'na TİM Tarım Kurulu başkanlarımızın katılması sektörün geleceği adına kritik bir adımdır. Bu süreçte sağlanan destek ve iş birliği için Bakan Yardımcımız Sayın Ahmet Bağcı'ya teşekkür ederim." diye konuştu.
TİM olarak sektörün gelişimini yakından takip ettiklerini belirten Mutlu, "TİM Tarım Bültenleri, aylık raporlar ve sektör toplantıları ile güncel verileri paylaşmayı sürdüreceğiz. Bugün detayları sunulacak olan GATE Projesi, Ticaret ve Tarım Bakanlıklarımızla yürüttüğümüz güçlü iş birliğinin somut bir örneğidir. Bu proje kapsamında, ülkeler ve sektörler bazında problemler tespit edilerek tarım sektörümüzün güçlendirilmesi hedeflenmektedir." ifadelerini kullandı.
Hedeflerinin 2027 yılına kadar Türkiye'nin tarımsal üretimini ve ihracatını artırarak döviz girdisini güçlendirmek ve cari açığı yönetilebilir seviyeye getirmek olduğunu belirten Mutlu, "Tarım sektöründe proaktif önlemler alarak gelişmelere hızlı adapte olmalıyız." dedi.